CHP’de Kurultay Davası Krizi: Kayyum Riski ve Parti İçi Kırılma Gündemde
Kılıçdaroğlu Sessizliğini Bozdu: “Göreve Dönmemek Kayyum Riskini Doğurur”
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), 30 Haziran’da görülecek kurultay iptali davasına kilitlenmiş durumda. Davadan çıkabilecek olası “mutlak butlan” kararı, mevcut parti yönetimini geçersiz kılabilir. Bu kritik süreçte gözler eski Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’na çevrildi.
“Bu Davayı Ben Açmadım”
SÖZCÜ gazetesine konuşan Kılıçdaroğlu, davayla ilişkisinin olmadığını belirterek, “Değişimcilerin başlattığı bir süreçtir, ben ne dava açtım ne ifadeye gittim” dedi. Ancak iktidar kanadının “şaibeli kurultay” söylemlerine yeterince karşılık verilmemesini, partiye zarar veren bir boşluk olarak nitelendirdi.
“Kayyum Tehlikesi Gerçek”
Dava sonucunda göreve iade kararı çıkması halinde bu kararı tanımamanın mümkün olmadığını ifade eden Kılıçdaroğlu, önemli bir uyarıda bulundu:
“Eğer görev reddedilirse, CHP’ye kayyum atanabilir. Partinin genetiği buna izin vermez. Böyle bir durumda sorumluluğu üstlenirim.”
Vesayet Eleştirilerine Net Yanıt: “CHP Kukla Genel Başkanlarla Yürümez”
Parti içinden gelen “vesayet” iddialarına da sert çıkan Kılıçdaroğlu, “CHP, Atatürk’ün partisidir. Hiçbir genel başkan kukla olmamıştır, olmayacaktır” dedi. Kendisinin yeniden göreve gelmesi durumunda ise ayrışma değil, birleşme süreci yürüteceğini vurguladı:
“Kırgınlıkları onarma zamanı. CHP’nin geleceği için birlikte hareket etmeliyiz.”
Kılıçdaroğlu’na Destek Mesajları Geliyor
Eski Genel Başkan, il ve ilçe başkanlarıyla sürekli temas halinde olduğunu, örgütten gelen destek mesajlarının kendisini cesaretlendirdiğini aktardı. Ayrıca Muharrem İnce ile birkaç kez görüştüğünü ve İnce’nin CHP’ye dönme talebini açıkça ifade ettiğini de açıkladı.
Kurultay Süreci ve Olası Senaryolar
CHP tüzüğüne göre kurultayın yeniden toplanabilmesi için belirli bir sürenin geçmesi gerekiyor. Ancak mahkemeden çıkacak kararın, bu süreci hızlandırabileceği konuşuluyor.
Parti içindeki dengeler, dava sürecine bağlı olarak yeniden şekillenebilir. Kılıçdaroğlu’nun açıklamaları, sadece hukuki değil, aynı zamanda siyasi bir kırılmanın da eşiğinde olunduğuna işaret ediyor.